karalamanın sabrına inanıyorum
gözlerinden uzak
gümüşü soluklaşmış bir ruhum
yaşamak uzunca düşünmektir zamanın ortasında
bir oğlanın gövdesinden sarkanlar belki de
beni yontacak heykel gibi aynanın baş ucunda.
senin gözlerin yazdırıyor bana
ufuktan başlıyor sıcaklığı anksiyetenin
ve sanrılar sancılar olmasın artık
uyuşuk kafam şimdiyi çalmasın benden
kargalar omzumda tüketiyorum incinmiş öfkeyi.
öfke geçmişte incinmiş sevgidir belli
parmaklarını salarak gerdanıma
parmaklarını salarak gıcırdayan hayatıma
bir hayaletin perişanı ettin beni
beni yontmak için tekrar
ellerini üzerimde unuttun besbelli.