hüznün gülleri dikenlerini göğsüme batırmış, 

zaman yeniden kanatıyor yaralarımın tazeliğini susamış gibi

kaygılarım henüz tükenmemiş ırmaklarımı kurutmasın diye

aklımın panjurlarını aşağı çektim


can sıkıntıları yine oynuyor en güzel oyunlarını

penceremin kollarında sabahı bekliyorum gözlerimde lacivert torbacıklar ve gri damlalar

üflerim geçer

sesler ve görüntüler kaybolmasın diye

aklımın panjurlarını aşağı çektim


geçmişin tuzu yaralarıma tutunup acıyı tenime nakşediyor

ben yorgun uykularımı uyuyorum her gün batımı

aklımın panjurlarını açmışım üşüyorum

turuncu bir ışık onları boyarken

düşüncelerimi ısıtmaya çalışıyorum

her gün, öperek