Her güne güzel uyanmak yanılgısı içinde. Hep güzel olmak için aynaya bakıyor. O kadar çok kılların içine düşmüş ki kendini görmüyor kaştan bıyıktan önce. O küçücük kıllar senin değerini ölçmüyor. Hoş sen değerli de değilsin. Sen bir nokta bile değilsin. Saçların her zaman güzel dalgalanmayacak dalgalanmasın. Hoş bu siktiğimin dertleri de ne bokum dertler. Herkes beni sevsin diye ağzıma bir sürü şey tıktım. Lanet olsun bana.
Kilisede günah çıkarırken çok yoruldum. Bu kadar kirlenmeyi nasıl başarmışım. Ve dede de hınçla vurdu yüzüme bayram sularını. Ben temizlenmek istemiyorum ki dede. Ben aziz olmak da istemiyorum. Düşüncesiz ve sorumsuz olmaktan memnunum. Kukla ayaklarını nasıl yadırgasın?
İnsanlar eğlenirken ve insanlar sırtıma çıkmışken hepsini atmak, herkesi şu meşhur makasımla deşmek istiyorum. Şimdi beni nasıl memur yapacaklar? Ağzıma bu kadar çirkin lafları alınca düzenli bir hayatı hak edecek miyim? Hani nerede gençlik? Ahahaha! Karadeniz'e gidecekmiş ve herkesi sikecekmiş işte ben de öyle yapacağım.
Üçüncü
2023-06-21T09:03:12+03:00Güzel(:
Eyüp EROL
2023-06-21T07:56:06+03:00Hiç bir şeyi
Üçüncü
2023-06-21T00:53:24+03:00Neyi öyle?
Eyüp EROL
2023-06-20T11:49:40+03:00Bütün kalıpların içine tüküren bir eser :)
Üçüncü
2023-06-14T14:16:09+03:00Teşekkür ederim Mısra.
Mısra Ergök
2023-06-14T13:01:05+03:00Biraz öykü tadında hoş bir yazıydı. İlgi çekici.