Merhaba sevgili. Şiirlerden yine haber yok. Seni görmeye yine gelemedim. Korkularımı yenmek uzun sürecek. Belki böylesi daha iyidir. Ben sana göre biri miyim? Bir paltosu olan, doğru düzgün işi olmayan, gece boyu sessiz sokaklarda dolaşan bir adamla kim bir ömür geçirir? Ben hayatla derdi olan bir münzeviyim. Soruya cevap vermemi ister misin? Böyle bir aşk sıradan insanlar için anormaldir. Böyle bir aşkı ancak büyük ruhlar anlar. Yaşlı amca ile aramızda bir problem yok. Bazen fevri bir kişiliğe bürünüyorum. İskambil oynarken kavgacıyım. Geçen her tarafı toprak kokan insanlarla kavga etmeye başladık. Laf dalaşı bizimkisi. Kavga dediğime bakma sen. Yaşlılarla aramızda esen rüzgarların varlığından şikayetçi değilim. Bir sonraki gün gelince gönüllerini alıyorum. İnsan anlık öfkelerine mağlup oluyor. Bende insanım bilmeyen kadın. Ben seninleyken hiç olmadığım kadar insanca hissetmeye başladım. Sana aralıklarla yazıyorum. Her zaman seni anlatmanın bendeki senin değerini düşüneceğine inanıyorum. Hislerim yoğunlaştığı zamanlar bu banka gelirim. Karanlık, gün yüzü görmemiş; görmeyecek olan hislerimi hep burada anlatırım. Bir ara bir kediden bahsetmiştim. Hatırlıyor musun? Kedi dün gece tekrar beni buldu. Spora verdiği önemin boş bir meşgale olduğunu anlamış anlaşılan. Hayvanları niye seviyoruz bilmeyen kadın? Bir nedeni yok, değil mi? İnsanları niye seviyoruz bilmeyen kadın? Bir nedeni olmalı diyorsun muhtemelen. Hayvanlar gelip geçici diyorsun. İnsanlar kalıcı mı bilmeyen kadın? Benden bir neden istemeni anlamsız buluyorum açıkçası. Öğretmenle geçen gün yine tartıştık. Seni paylaşmak istemiyorum açıkçası. Yine ben dışarıya çay götürürken patronun cebine elini uzatmış. Öğretmene kızamam. Sanata uzanan hiçbir ele kızamam. İnsana insanca duyulan duygulara hiçbir zaman kızamam. Seni saklayacak tek yer kalbim değil. Özür dilerim. Bir evim olmadığını biliyorsun. Paltom bana bir ev oluyor. Öğretmenle sen konusunda birçok zaman tartışacağız. Bir tartışmanın hiçbir zaman çözüme ulaşmayacağını ikimizde biliyoruz. İnatçı insanlarız. Sanat için inat eden insanlarız. Ben çok önem vermiyorum. Şiirlerimi de paltomun cebinden çaldı. Bana sadece okuyacağını söyledi. Akşam okurken etkilendiğini söyledi. Ertesi hafta kopyasını aldığını söyledi. Benim için önemsizdi. Ben yapabildiğim için yapıyorum. Bir beklenti içine girmiyorum. Beklentiler insanı derinden vuruyor. Ben seni bir beklenti içerisinde olmadan sevdim. Ertesi hafta bir yayınevine gönderdiğini söyledi. Öğretmen fevri olduğumu biliyor. Her hafta bir basamak atlayarak haberi verdi. Bende beğenmeyeceklerini düşündüğüm için öğretmenle herhangi bir tartışmaya girmedim. Öğretmen bu konuda benim kadar karamsar değildi. Bank soğumaya başladı bilmeyen kadın. Ben biraz daha kalmak istiyorum açıkçası. Biraz daha seni anlatmak istiyorum. Gecenin bir vaktinde sen derin uykundayken ben senin için uğraşıyorum. Bazen senin bencil olduğunu düşünüyorum. Akabinde benim korkak bir aşık olduğum aklıma geliyor. İnsan her zaman iyi fikirler üretmiyor. İnsan her zaman kötü fikirler üretmiyor. İnsan iyiliği ve kötülüğü içerisinde barındıran bir varlık. Bu barınaktan kafa çıkarmak için zamanın gelmesini bekliyor iki düşman. Bazen kötülük başını çıkarıyor. Bazen iyilik başını çıkarıyor başını sığınaktan. Saçlarımı epeydir kesmiyorum. Sakalımda uzadı. Saçlarımı kesmek istemiyorum. Sakalım konusunda kararsızım. Günler bu şekilde geçiyor bilmeyen kadın. Günlerim seninle geçiyor. Bazı günlerimi bu şekilde yazmayı seviyorum. Günler birbirinin benzeri şekilde geçiyor. Günler tıpkı insanlar gibi geçiyor. Birbirine intihal yapan insanlardan orijinal yaşamların çıkmasını beklemek aptallıktır bilmeyen kadın. Banktan kalkmam gerekecek. Duvarlar beni bekliyor. Şimdilik görüşürüz bilmeyen kadın. Bugün hiç dilim sürçmedi. Doğru cümleyi daha demin buldum. Bugün hiç yazdıklarım sürçmedi. Tarih tek taraflı yazılan saplantılı mektuplar günü. Saat saplantısız bir adamı kim olduğunu hiçbir zaman bilemeyecek bir kadın geçiyor.