Burada mısın Menelaus?

Sesini duyuyor gibiyim yıkıntılar arasından 

Edith Piaf dinler gibi

Bulutlar ardındaki güzelliğini görmek 

Sen hiç Edith Piaf dinledin mi Menelaus?


Buğday taneleri güneşe döndü 

Sonbahar kapıda şimdi 

Çıtırdayan yapraklarla 

Seni çağırıyorum her adımda 

Her adımda yaprak sesleri 

Yerini dolduruyor sessizliğimin 

Derken koca bir gürültü koptu işte 

Odysseus koşturuyor meydanda 

Hayır koşturmuyor planını yaptı çoktan 

Mahvedecek gizlice Troya’yı 


Biz Odyseuss’a da baş kaldırmıştık seninle 

Sen dinginliği sevmezsin koşalım meydanda

Ben huzur diliyorum kaçır beni Troya’dan

Alıkonulmak olmaz bu zira

Adı buysa da bırak olsun 

Seni duymak istiyorum bu kaosta Menelaus

Sessizlik pek çok şey fısıldar 

Sesimi duyuyor musun Menelaus?

Sen hep duyarsın sesimi

Bir kere duymaya-yazdın sadece 

Çok mu öfkelendin bana Menelaus?

Oysa çok bahtiyarım seninle

Seninle ürkek değilim ve ellerin 

Dokunduğunu güzelleştirir

Seninle güzelim artık

Benimle güzel misin Menelaus? 


Seneca’dan Senegal’e geçeriz 

Öyle alakasız yerlerde biriz Menelaus 

Endişelenmek benim işim değil mi

Fazla rol çalıyorsun Menelaus 

Kabuslardan gözümüzü açtığımızda 

Sana sıcak bir yatak sunacağım Menelaus 

Yüzün zihnime kazılı ve hiç silinmezken 

Rölyefi artık sevdiğimi öğrendim 

Seninle koca bir nehirim artık

Benimle yüzer misin Menelaus? 


Bugün sonsuz bir karanlık çökse evrene 

Yine tek ışığım sen olacaksın Troya’da

Yıkım dolu harpler geçecek önümüzden 

Gözümüzü kapatıp geçeceğiz ortasından 

Ben koşmak isteyeceğim o yeşil kulübeye 

Sen de benimle koşar mısın Menelaus?

Ben hep tutmak istiyorum ellerini 

Sen de ellerimi tutar mısın Menelaus?