Farkında değiller ama kendileri aynı ürünün prototipi. Kimliklerini oluşturma yolunda evvel zamanın masallarıyla avutuyorlar kendilerini. Kızmıyorum, üzülüyorum sadece. Asırlardan beri gelen tüm nasyonlardan gördüklerini uyguluyorlar. Sonuçta masal saplantıları bir iç zorunluluk. Farkına varanlar bu prototipler içinde gömüt özlemi çekiyor.

Aman Tanrım nasıl bir acının içine girmişler? İç zorunluluklarına boyun eğişleri yüzünden vahşet ve şehvetin içinde nasıl gömütlerine sürükleniyorlar?


Gömütüme kendi ayaklarımla gidiyorum. Çünkü ben masallardaki mutluluğa değil "öz"deki mutsuzluğa susamış biriyim.

Toplumsal dönüşümleri aşıp, özneye yönelme mücadelesinde yıktığım her saplantı benim demonyaklarım.