kalktım şehrine geldim
kara menevişleri sererek uzuvlarıma
düşler oltasına bir tutam ekşi ruh asarak
kalktım şehrine geldim
ezilerek
sıçrayarak
koşturarak
ve sen beni bırak böylece
bir kibrit çöpü gibi savur beni
altı yüz kilometre
kalktım şehrine geldim
evime geldim
çizgili bir seviyi lekelemeye geldim sanki
sanki ben panjurlardan hisli ışıklar çalmaya geldim
sanki
sanki, ben
sana değnek olmaya geldim
kalktım şehrine geldim
orkideleri yolarak hamal yeryüzünden
çizerek narin avuçları
bahara dayanıksız girintili kanatları
aşağılık ağzımda çiğnemeye geldim
öyle bakıyorsun hırsla ve kinle ve sitemle
yarısı yanık yüzümün
yarısı cilalı
yavan takatimi gere gere koynumda
kalktım şehrine geldim
seni aramaz gibi ama en çok sana bakar gibi
seni unutmuş gibi ama en çok seni hatırlar gibi
kalktım şehrine geldim
sinesi duman dolu cinsiyetlerin çalarak öksürüklerini
tenine sermeye yeltenerek tenimi
uğur böceklerini uçurarak tarlalardan
ben sanki gözlerini arşınlamak ister gibi
şehrine geldim
yoktun sen
gittiğin her yerde yarım nefesler bırakırsın sen
elini uzattığın tamları ikiye bölersin
ayak izlerini bile toplayarak peşinden
bana hiçbir iz bırakmayarak
yoktun sen
hacmen
ruhen
Ayşen Saran
2022-11-18T11:07:16+03:00ayak izlerini bile toplayarak peşinden 🥹🖤