Uyusana uyanmak isteyene kadar,

Ağlasana gözyaşların tükenene kadar.

Kanasana kanın kuruyana kadar,

Haykırsana ses tellerin kopana kadar.

Ulan susmasana adalet yerini bulana kadar!


Saçmalamasana artık, her şey zaten yeterince saçmayken.

Kaldırma havaya yumruklarını, kim görecek ki isyanını?

Kim yardım edecek sana yükselen şafağın ilk dakikalarında?

Canına vura vura kaburgalarını kırdın baksana.


Olan yine sana oldu, tek başına oturdun yatağın kıyısında.

Ağlarken ellerini yüzüne kapadığında, kim vardı yanında?

Kimler iğrenmeyerek silmek istedi ıslak yüzünü?

Yine sana düştü değil mi bu görevleri üstlenmek?


Kimse beni sevmiyor diye yakınma artık,

Birilerinin seni sevmesine ihtiyacın yok!

Boş ver bekleme kimseden ilgi,

Önce kendine sor, sen kendini sevebildin mi?

Önce ruhuna kulak ver, ona hiç eziyet etmedin mi?  


Tanrıya öfkelenme, çünkü öfken kendine.

Bir zavallı gibi gördüğün bu cana öfken.

Kıskanma başka hayatları,

Hiç onların gözünden kendi hayatına baktın mı?

Herkes herkesin hayatını görmek istediği gibi görür,

İnan hepimizin tebessümü, gözyaşlarımızın maskesidir.


Kandırmaya çalışma aklını,

Aklın zaten yeterince kandırıldı.

Gerçekler kılıç balığı gibidir bilmelisin,

Yalanları çok kolay avlar

Ve seni paramparça etmek için, yaşamına hızla çarpar.