Bir insan nasıl hapseder kendini bir şehre?

Evet, tekrar soruyorum ve tekrar,

Manasını bulana dek şu manasız yaşamın,

Sorularıma devam edeceğim.

Sırtıma yüklenen bu kaya parçasını,

Ben götüreceğim o dağ başına.

Bir insanı bu şehre kapatan sessizliği,

Gözlerimle görene dek sürecek kavgam.

Doğarken yazgıma işlenen bu kabahati,

Reddetmeyeceğim hiçbir zaman.

Ölümü ensemde hissettiğim her tan vakti,

Güneşin doğuşuna bir sigarada ben yakacağım.

Azrail'in tırpanına astığım paketimden,

Genç yaşıma gülüp geçmedim hiçbir zaman.

Geç yaşımda fark etseydim eğer,

Omuzumdaki bu kaya parçasını,

Çocukluğumda başımda eksik etmeyen kitabımı...

İşte o zaman alırdım anamın ahını.

Pişman olmadım keşkelerimden hiçbir zaman.

Belkilerimi keşkelerime aşık kıldım.

Bir zamanlar ağlardım, şimdilerde biraz yıldım.

Yorgunluğumu parıldayan geleceğime yordum.

Manasını bulamadığım şu manasız yaşamın,

En amansız senelerinde ölüp gitmek yerine,

Apansız bir gece vakti dizlerimde doğruldum.