Gri ve bunaltıcı bir gök var. Kahvemi yaptım, sabahın körü bazı şeyleri düşünmemeye çalışıyorum. İşe gitme ve sevgilimi aldatma konusunda başarısızım. Şimdi oturdum önüme bunları kattım. Babamın istediği gibi saçlarımı uzatmadım ama bu gereksiz romantik olur. İnsan romantik bir hayvan canım.
Bir şey gördüm ben. Bunu nasıl anlatırım size. Hastalığıma tutuldum belki ben. Güdülerim evet dedi ben de tamam dedim. Onlar hayır dedi koşarak gittim bir de tekme attım ve azgın hayallerde figüran yaptım onları. Şimdi pek anlamsız geliyor, birçok şey. Ben uzun cümleler kuramıyorum ama hep kurmaya çalıştım. Ortaokuldaki türkçe öğretmenim ‘’yapma gizem’’ demişti. Hala yapıyorum.
Şimdi bir denizci şarkısı dinliyorum. Bana büyüleyici geliyor.
Ufak tepkiler vermek istiyorum. Tamam deyip hafif gülümsemek, hayır deyip kaşlarımı çatmak, hıh ıh derken çılgınca değil kafa sallamak. Ben karmaşadan yoruldum. Her şey ufalıp elimden öyle çıkıyor. Ben büyük, kocaman bir öğütücüyüm. Ve başarısız bir öğütücü, yemek dışında. Ama onu kim suçlayacak?
Kimse suçlamayacak, kimsenin sikinde değil. Ama Allah’ın sikinde. O çok fazla şeyi umursuyor.
Deprem olsun istiyorum diye beni dövecekler, insanlar bazen bana çok korkutucu geliyor.
Sevmek konusunda başarısızım.