Kim adın var, kim resmin var,
Ama nefesin nerde, hangi rüzgar?
Gözlerin bir labirent mi, yoksa ışık mı?
Her adımda kaybolduğum, yine de vardığım.
Aklın, umarsız karanlıkların feneri,
Beni bilerek kaybedip, bilmeden bulan.
Senin göğsünden mi yükseliyor bu sis,
Yoksa dudağında yankılanan bir fısıltı mı?
Ellerim sana uzanır, ama yol bitmez,
Karanlıkta bir ateş, seninle yanar bedenim.
Her hücrem seni aramak için yaratılmış,
Her nefesim seni bulmak için tükeniyor.
Teninde hangi sırlar saklı,
Hangi gerçekler dudaklarında mühürlü?
Senin sessizliğin bile yankı,
Ama cevapların bir uçurumun kenarında.
Kadının aklı, sonsuz labirentlerin haritası,
Ve ben, bu labirentin en kaybolmuş yolcusu.
Karanlıklarında kaybolurken bile,
Bir ışık var içimde: senin gölgen.
Sevmek zamanı diyor içimdeki rüzgar,
Ama bil ki sevmek, seni çözmekle başlar.
Nefesin nerde, hangi boşlukta yankı?
Ben seni düşlerken,
Her çıkmazın sonunda yine sana varıyorum.