Merhaba,

Hayatımın yönünü değiştiren bir karar aldım,

Tüp mide ameliyatı oldum!

Dışarıdan bakınca kısa sürede büyük büyük kilolar verilince kolay bir yol gibi gözüküyor. Ama ASLA değil!

Bu kararı verdim çünkü tüm yolları denediğimi düşünüyordum ve ameliyat, daha küçük bir mide, doyma hissiyatı bana çok pozitif geldi. Ta ki hastanede daha damar yolu aranırken bile acı çektiğimi fark edene kadar. Kendimi her koşulda inanılmaz suçluyordum. Damarım bile şişman olduğum için bulunmuyordu bana göre. Kurtulacaktım birazdan bundan. Öyle düşündüm. Ama gerçekten bunu yapıyor olmak çok tuhaf hissettirdi. Bi ses bana küstü içimden.

Çok başarılı bi ameliyat geçirdim. Doktoruma zaten çok güveniyordum. Çok şükür geçti, en zoru atlattık diye düşündüm. Ameliyattan sonra tuvalete gidebilmek bile mucize gibi geldi. O kadar şeye şükrettim ki aynı anda. Ama en zor kısmı neydi, diye sorarsanız BESLENME. Çünkü zaten hep en zor kısmı beslenme olmuştu hayatımda. Ve bu süreç en zor diyetten bile zordu. İlk iki gün zaten sadece serum verdiler. Sonra su içebildiğim için mutlu oldum. Fakat iki hafta sıvı beslenmem gerekiyordu. Hallederim ya, dedim. Hallederken çook zorlandım. Çünkü yemek yemek sosyal bir olay. Ya sadece karnımızı doyurmak için yemiyoruz ki, ruhumuz, gözümüz de doyuyor o sofrada. Sofralardan nefret ettim. Çünkü benim yiyemediğim bir sürü şeyle dolular. İnsanlar onları yerken aç aç yüzlerine baktım, bu kısım inanılmaz komikti :) Ağladım biraz, sanki cezalı gibi hissettim. Ne yaptım ben ya, dedim. Keşke diyet yapsaydım, keşke her şeyden az az yeseydim ama yeseydim dedim. Çünkü yiyemediğim her şey gözümde bir anda yükseldi. Normalde çok sevmediğim, tüketmediğim şeyler bile başkaları yerken çok güzel geliyordu. O süreç inanılmaz zordu. Sonra dedim ki sürekli nefsimi gıdıklamaktansa biraz izole olayım. Yes, bu da biraz depresif yaptı. Tüketebildiğim her şey yalnızca yarım çay bardağı. Ve yudum yudum. Süt, ayran, çorba ama bildiğin gibi değil. Mideyi sıfırladık yani anlayacağınız. Bebek midesi gibi oldu. İki hafta sıvı beslendikten sonra iki hafta püre yiyip artık nihayet katı gıdaya geçebileceğim :) Şu an 9.gündeyim. Yetersiz su tüketiminden dilim falan beyazladı. Sürekli içiyorum bana göre halbuki. Ama yetmiyor demek ki. Neyse, idare ediyorum. Biraz enerjim biraz da modum düşük. Enerjiyi yürüyüşe falan çıkarak hallediyoruz. Çünkü yürümek bu süreçte zaten çok önemliymiş,biraz da mecburiyetten, çaktırmayın. Modu nasıl halledicez ama baba? Psikolojimi epey sarstı. İlk hafta tartıya çıkıp aradaki - 5kg'ı görünce o suçluluk duygusu biraz kırıldı. İyi bişey yaptım ya tamam, sıkıntı yok dedim. Ama zaten kim böyle beslense bu kiloyu da verirdi yani çok net :)

Biraz da işin ruhu besleme kısmı eksik kaldı. Oradaki açlıkla karışıyordu arada bu açlık, biliyorsunuz. Artık karıştırma lüksüm yok. Bi çocuğun elinden en sevdiği oyuncağını zorla almışım gibi bi zalimlik bir açıdan. Ama ben çocuk değilim, hallederim. Sadece daha hassas oldum sanki. Belki geçici bir durumdur. Sığınacak ya da yüzleşecek farklı yollar bulurum elbette. Ama sürekli kendime yeni bi zorluk çıkarıyormuşum gibi hissetmiyor da değilim. Bu "devamlı daha iyiye" mücadelesine biraz ara veresim var, çünkü yoruldum. Umarım bu kadar emeğin karşılığını alırım, her manada.

Tavsiye eder misin, diye sorarsanız, herkese etmem. Çok ciddi bi konu bence bu. Güçlü olmak gerekiyor, gerçekten çok güçlü. Zaten güçlüyseniz diyet de yapabilirsiniz. Ama belki benim gibi önünüze ayağınıza engel başka sağlık sorunlarınız da vardır ve artık parodoksa girmişsinizdir. İşte o zaman ederim.

1 yıl içerisinde o kadar büyümüş hissediyorum ki...

Her şey değişti. Ve bunu ben yaptım. Tek tek, tüm kararları ben aldım. İyi mi oldu, belki hepsi değil. Ama bir şeyler oldu. Bir şeyler değişti. Yerimde saymadım. Ve en önemlisi büyüdüm ya. Psikolojik olarak da çok yol kat ettim. Hala çok yolum var orası ayrı. Ama ne bileyim, her şeyin üstüne bu da bir sıfırlama gibi oldu. Sanki şimdi yeniden başlıyoruz deme zamanı gibi. Sanki şimdi çiçek açma zamanı geldi gibi...