Zemheri elvan elvan kardelenleri ekti ekecek

Çekti çekecek gurbete sürmesini, gece

Hece hece sürmesi, sim-siyah parıldar

Gurbette ufak ufak kar-anlık yağar



Düş düş mehtabıma kalacaklı

Her an gidecekmiş gibi üç gece kalacaklı

Alacaklı gibi vuracak kapıya kuyruğunu üç yıldız

Her gece ayrı bir düş ayrı bir yıldız

Sonra belirir gene kabuslardan tanıdığım o albız.

üçü beşi yok

Hiçbir an gitmeyecekmiş gibi bu masadan

Hiçbir an bitmeyecekmiş gibi tasadan



Deliyor karanlığı kuşların alacası

erken deldi, delindi en ufağının gagası

Güneş bize eldi, elindi güneş ve erken vuruldu göç rıhtımına kancası

Gidiyor bizim kuşlar bizim ele

Aşıyor dağları göç etmeyi uçmaktan önce öğrenmişçesine

Yeltensem ben de uçmaya zor olmasa gerek süzülmek ben gibi yürek işçisine

hepsi bir Simurg Kafdağı'nda. Gidiyorlar...

artık yabanım ele

Kabanım yele kafa tutarsa yokuşta düzde

Güz de gelmeden kuşanıp kuş-anıp gidesim gelir

Ve de Simurg olasım...