Bir sır sakladım ben

Uçkurlarda

En yükseklerde

Mecmuaya gömdüm onu


Bir sır sakladım ben

Yüzlere

Avuçların içine sakladım

Baktıkça hatırladım

Unutmak için bakmadım.


Bir sır sakladım ben

Münzevi yalnızlığımda

Önce bir gün sakladım

Sonra her gün

Günler geçti unuttum

Sakladığım sırrı


Bir sır sakladım ben

Gözlük camında

Gri kaşmir paltosunda

Düz siyah saçında

İnce kirpiklerinde

Uzun boynunda

Bir kitabın içinde

İstanbul’un göbeğinde

Her geçen gün büyüyen

Öğrenen, kudretlenen

Bir sır sakladım

Beni öldüren bir sır sakladım.

Sırrımla öleceğim

Sırrımla ölüyorum

Öldüm, müstesna sırrımla.