Dünyada bir baş ağrısı var sevgilim

Nefesim kesilince

Dünya, bilmem kaç kez daha döndü kendi ekseninde

İzin vermedim erdemsiz oyunlar oynansın

İril teniyle, şu alnımın çeperinde.

 

Ben senden önce de yoktum

Düşmedi kahrım ana rahmine bu dünyanın

Isıtmadı boğuştuğum şu sesler yanık ellerimi

Gölgelere gizlenmiş ateşin izini

Karanlık uykularımda seni doğuramadım.

 

Sorulmuş mu dolgun göğsüyle toprağa inim.

-sevgilim, senden önce var mıydım?

 

Görülmüş mü kuşların çırpınıp duran hevesi

-nereye ait

Göklere ve yerlere sahip olmak

Kimin öfkesini gizler, buğulu gözlerimden

 

Kimse iradesiyle kalamazken dağınık gölgelerde

Vahşi bir sevişmenin doğurgan cesaretini

Çiğnedim! Beni tanımak isteyenlerin erdemiyle

Beni anla,

-öldür

Kendi içinde.

 

Yok olsun o zaman

Suyun uluyan kavmi

Kimseler bilmesin evim neresi

Aynı anıya sahip olmak

Getirmesin gecenin üstüne ölü çocuklar

 

-Ben bir fahişenin en son arzusu.

 

Doğmuş olmanın sancılı yüzünü

Ağrıtıyorum sebepsiz bir arayış içinde

Bilmiyorum sakıncasını

Anlaşılmamanın

Sevgilim, ben nereye aidim?

 

Ve sen dünya,

Bu sarhoşluğa göğüs gerebilir misin?



*İstemsizce arzulanan bir hayatın bana göz kırptığı şu satırlar.