İki gözyaşı arasındaki mesafeler büyüdü durdu

Sözüm de tükendi gücüm de

Cellat bile sorardı halbuki son isteğin ne diye

Bakma ona da cevap veremezdim ben

Dilimin mührü sabit ölüm günüme

Derdim ormanımda gül dikenime

Derdim bir gün beni de sever misin

Uzatır mısın başını gönül penceremden tüm güzelliğinle

Saçının her telini ayrı okşarım bak ben hem

Bir gün çıkıp da gitmem hayallerinden

Olur da beğenmezsen bir gün aynada gördüklerini

O aynayı tuzla buz ederim kimselere görünmeden

Bak bu hayat bizi yan yana getirdiyse elbet vardır bir bildiği

Bu uykular zindan olduysa bana hep benim de var elbet bildiklerim

Hayalim de düşüm de sen olmuşsun sevdiğim

Mum ışığına muhtaç bahçemi günlük güneşlik etmişsin

Daha dünümü unutamazken yarınlara olan inancımı tazelemişsin

Hadi diyelim ki tüm bunları es geçtik

Gülüşünü nasıl geçeceğim

Bir gülüşünü bin mısraya sığdırmaya yetmiyor kalemim

Başka limanlara demir atmışsın da

Ben senden nasıl vazgeçeceğim

İçimdeki çocuğu diri diri toprağa da gömemem ki şimdi ben

Yaşayasım yok ama senin olmadan da ölemem ki ben

Düşe kalka yürüdüm bu yolu

Şimdi acımı iç cebime koyup geri de dönemem ki ben


Biliyorum

Aynı yolun yolcusu olamadık henüz

Biliyorum

Ayrı ateşlerde yanarak geldik bugünlere

Cehennem buz tutana dek seveceğim seni yine de