Geceyi karartıp da sürdün kaşına-
Hoyratı bilmez misin ey yaslı gelin!
Tütünden, hasattan, kanlı duvaktan,
Bir allı yanak durur yüzünde, öpülesi yerin.
Eller der imiş, gözler önüne,
Zemberekten kurtarıp da
Savurup saçlarını zamana inat
Kadehten, şakaktan, boncuk boncuk,
Gündüzü ter gibi aydınlatıp da-
Işımayı gülüşüne kat.
Kumsalı küstürdün, ormanı susturdun
Zarafeti aldın, boynunda taşırsın.
Kayınları kandırıp da bakırdan aldın özünü
Sazın dili, telgrafın haberi, saçının telidir.
Titret dudağın, günahlar arasında yerin bellidir!
Dökme saçların, yakın et uzağı
Özlemi sevdaya mı sattın gamlı gelin!
Elemden, kederden, güzellikten,
Göğüsümü bin pareye vurdun, başını koyası yerin.
Sevim Erdoğan
2023-08-16T23:43:26+03:00Defalarca okudum. Çok sevdim şiirinizi, yüreğinize sağlık 🙏