Merhaba turuncu gölge, bana tam 8 gün sonra teşekkür içerikli bir mesaj yazdın. Üzerinden epey zaman geçmiş, biliyorsun sen de. Keşke daha erken yazabilseydin. Keşke sana onu tetikletebilen bir karakterim, gücüm, sabrım ve tahammülüm olabilseydi. Biliyoruz, yok, biliyoruz bunu. Keşke sıkmasaydım portakalının canını.


Ben sana 7 numaralı dairenin kapısına yapıştırılmış parıltılı aksesuardan bulamadım. Son kez bunu yapmalıydım. İkisini de memnun edecektin böylece. Ben de katkı sağlayacaktım. Ne mutlu… Ama bitti işte gölge. Bitti bu sefer.


Sana yazmak yerine buralara sözcükler saçıyorum. “Okuyamam” dedin en son. “Okuyamam”. Hem “üşenirim” hem “istemem” hem “çabalamam” içerikli bir sözcük kullandın gölge. İçimde neler akıp akıp geri dönüyor, hiç bilmiyorum gölge. Gülümse gölge. Kaşların parlasın. İyi uyu gölge.