Beklemediğim yarının hasretiyle yanıyorum
Günlerim ben sayamadan külleşiyor içimde
Acıdan bozma bir tarlanın gölgesindeyim
Tehlikeler bile korkutamaz artık bu karanlığımı
Sızlanmamı çeker mi bulutlar, ağlarlar mı benimle
Elimi tutmasa da, gören olur mu beni bu delikte
Işığı gözümde parlayan mumun ruhu, kalbimde titriyor
Mürekkebine kadar geri kusuyor kuru kağıtlar
Islak kaldırımların seslerinde bile buzluk var
Rüzgar beni savurdukça etrafa saçılıyor kelimelerim
Geleceğe not ektiklerim, kafamda ormana dönüşüyor
Zaman, ölmek için genç ama yaşamak için de yaşlı hissettiriyor
Adımlarım başkalarına yaklaşmak istedikçe benden uzaklaşıyor
Şimdiye kadar hep tercüme bellemiştim şarkıları
Beni bir tek onlar anlardı
Bir tek onlar fısıldamaya kafiydi his dumanlarımı
Oysa kararsızlığın uçurumuna misafir düştüm şimdi
Belki de şarkılar doldurandı duygularla içimi
Belki de şarkılar sızdıkça içime
Ben başlamıştım taşmaya
Mıknatıs misali kutuplara çekiliyorum
Bir vakte alıştım derken yabancı anlarla kalakalıyorum
Zihnimde çınlayan melodi tarlalarında ekili
Hayallerimin dansını taklit ediyor ruhumun son demi
Zımbalanmışçasına kaçamasam da geçmişimden
Son vals diyerek veda ediyorum tüm eskilere bu gece
Eğer duyan olursa bir gün feryatlarımı diye
Fısıltılarımı bile sadece yağmura söylüyorum
Toprağını görür görmez beni unutsun diye
Nereden başlamıştı satırlarım ki
Tutup neresinden bitirsem şimdi
Bugün ruhsal kısa devremin
İncesinden bir yoklayışı sızmıştı parmak uçlarıma
Hayatta kanayıp akan renklerim düştü sayfalarıma
Karahindiba misali koptum yuvamdan
Düşüyorum şimdi, tutunamadığım noktamdan.
Medusa
2022-02-07T22:31:23+03:00Teşekkür ederimm <3
şehbal
2022-02-07T12:56:42+03:00Şahane