dokunmayı hep çok sevdiğin yine de benden parmak uçlarını eksik ettiğin yüzüm ıslak,

senin sevmediğin renklerle çocukça unutmaya boyadım saçlarımı.

gelirsen artık bebek sarısı değil hiçbir teli.


çünkü unutacağım ve göstereceğim sana,

yine de sana göstereceğim / bu nasıl unutmak.

bir şiir okuyup da sana göstermeyi istemeyi ve sana bayramlıklarımı giyinmeyi bırakamadım.


peki nereye sığınacağım.

geceler ağır ve artık yağmurlar yağıyor

geldi işte bizim ayımız beni çok kimsesiz de yakaladı bu kez.


ben karanlıkla ne konuşulur bilmem / bilmediğimi de en iyi sen bilirsin.

sen bilmediğim her şeyi bilirsin, sevilmeye ve uyumaya olan açlığımı.

bilirsin ve önümden başka biriymiş gibi geçip gidersin.


konuşmak istiyorum, sana.

sana bağırmak, sana seni şikayet etmek istiyorum.

sana seslenemem, sana mahcup ve çocukça yine de kırgın ve kırılgan sesim.

geceyi deliyorum, bu sefer şaşırtıcı biçimde cesurum üstelik.

bir sabaha daha nasıl dayanacağım?