Sahipsiz bir utanç bıraktım minbere
Ahşabına giz bulaştı, söyleme tabut
Söyleme şüphe, bırak kanayadursun
Havralar ve ateşi çağrıştıran ellerin
Her çarpıntıda rastladığım havralar
Aklımı kurcalayıp öylece bırakan
Acımı sıvazlayıp diri kılan ellerin
Artık durulsun
Çünkü çatlıyor ruhumun kara toprağı
Sabahı güç bela selamlıyor başaklar
Kuyulara sancı ve mazot sızmış gibi
İçtiğim her yudum özensiz ve kirli
Yine de yakardım el sürmemen için
Kabuğuna sığmayan o işgalci özün
Sırnaşmasın diye tek tapınağıma
Yakarıp ağladım bütün kayıplarla
Sinsi bir merak yapışmış dudağına
Durmadan öğreniyor
Çarçabuk unutuyorsun
Ben sarılmışken bildiğim tek doğruya
Sen her köşe başında yanılıyorsun
Biliyorum, herkes bilir, biliyorsun
Bana kucak açan bir yuva kalmadı
Bu yüzden ben de unutulmak istedim
Yıkılmakla ahbap, kovulmakla kardeş
Oyulası bir göz olsam da nazarında
Sana hiç küsmedim
Sahteliğin sarısı karışmış kanına
Karınca yükü kadar emanetin
Kaybolmuş bir bulutu avutmak gibi
Bir soygunu canhıraş savunmak gibi
Telafisi mümkün bir kayıp sandın beni
Görüyor ve artırıyorum
Kaçak bir yolcuyum ben avuçlarında
Ruh tutuşturmaya gebe kıvılcım ve
Ellerini çağrıştıran ateş başucumda
Kınanan bir mektup gibi yanıyorum
Göz çukurlarında büyüyen yangında
Sahipsiz bir felaket bıraktım yatağına
Kan ve katranla cıvıldayan gömleğimi
Yorgunluk kokan gömleğimi bıraktım
Kumaşı doysun omzunun ürpertisine
Suyu bulandıran kahkahaların ve
Yanık öpücüklerinle besle onu
Düğmeleri usulca ilikle ki
Görmesinler sendeki unutulmuşluğu
Ben gördüm önceleri ve artık
Bakışlarım hantal ve sisli
Nereye çevirsem eskiyen gözlerimi
Alışmaktan yana nasipsiz gözlerimi
Orası acemi bir telaşla paslanır
Ve korku didikler ham kalmış inancımı
Perdeleri çekince örtmek için ayıplarını
Örümcekler çekince ağlarını göğsüne
Korku hısım olur ansızın çatan inkara
Ben çıban çıktığım için sırtında
Bakışlarım kara bulutlarla sıvalıdır
Sesine yansımış aşka varan bir esinti
Sesine yakışmış aşka can verenler
Yamaları affediyor seni duyan terziler
Seni duyan vebalılar ölümü affediyor
Balıkçılar ağlarını saklıyor şarkıların
Beni anlatan
Beni ağlatan şarkıların yankılanınca
Bense kaşıntı gibi kabartıyorum seni
Aşılmaz bir dağ gibi çıkıyorum karşına
Ezbere bildiğim harflerin çıngıraklı sesi
Yapışmasın diye kan kokulu yakama
Kaçıyor, kaçırıyorum kendimden seni
Uzak suların özlemi çökerken üzerine
Nar çiçekleri ıslarken ümitsizliğini
Kendini suçlar gibi anlatıp durdun
Neden kurutulduğunu çiçeklerin
Kuru çiçeğin hüzünlü masumluğunu
Tüfeklerin neden suçsuz olduğunu
Yine de tüfeklerden niçin korktuğunu
Anlattın, anlattıkça sararıp soldun
Sonra sustun
Sağırlığımı kanatan bir çağrıydı bu
Sessizliği davet eden bir seslenişti
Körpe bir ölümdü yüreğimi karartan
Kovulduğum taziyelerde yankılanan
Nebilerin sığındığı kovukta duyulan
Sesin aşkın kirlettiği topraklarda
Çocuk sesiyle arınan şarkılardaydı
Sustun, kara bir yazgıydı bu sessizlik
Sustun, şenlik habercisidir artık sesin
En sonunda unutuldun
Bu unutuş bütün yaraların bekçisidir
Sarmaya gücümün yetmediği
Yorgunum
Ve yorgunluğum kuşları ürküten bir gecedir
Muhammed Dalpalta
2022-04-07T15:08:56+03:00Teşekkür ederim. Beğenmenize sevindim.
Olgun Can Aydoğan
2022-04-07T10:42:47+03:00Muazzam bir final tebrik ederim. Kaleminize sağlık.
Muhammed Dalpalta
2022-03-16T13:33:58+03:00Beğenmenize sevindim. Eksik olmayın.
Rana Sezgin
2022-03-15T21:53:32+03:00Baştan sona çok iyiydi. Kaleminize sağlık.🍀
Muhammed Dalpalta
2022-03-15T21:16:02+03:00Şiirime verdiğiniz değer beni çok mutlu etti. Çok teşekkür ederim yorumlarınız için. Eksik olmayın.
Kenan Birkan
2022-03-15T20:59:35+03:00Söyleminiz ne kadar hoştu. Bu işte yeteneklisiniz. Sonunu ayrıca çok beğendim. Kaleminize sağlık. 👌🏽
Muhammed Dalpalta
2022-03-15T20:39:46+03:00Teşekkür ederim yorumunuz için. Beğenmenize sevindim. Eksik olmayın.
Tutku Silahtar
2022-03-15T20:13:17+03:00Yoğun, güzel bir anlatım. Kaleminize sağlık, finali ayrıca sevdim.