üşüyerek uyandım

başımın altına yastık yaptığım hırkamı üzerime giyindim

iyice ilikledim düğmelerini

başımı yukarı kaldırdım

göğü gördüm

gök umudu giyinmişti üzerine

peşinden gittim

kaldırım kenarındaki küçük bir taşa takılıp düştüm


uzun zaman olmuş yazmayalı

ama ben hala yirmi yaşındayım


hırkamın cebinden kaldırımın üzerine düşen fotoğraf albümünü aldım

beş sayfasında beş fotoğrafını gördüm

baktım, baktım, baktım...

yüzünü izledim fotoğraf albümünden

beş defa seni özledim