"Her şey geçiyor. Hiçbir şey geçmese de." Ama ben bu geçmelerden hiçbir şey hissetmeden azalıyorum yavaş yavaş. Kendi benliğimi ve bilincimi yitirmiş gibiyim. O yüzden şimdi gözlerimi kapatacağım ve herşey bitecek. Yoksa nasıl dayanırım günlerce bu sancıyla? Şimdi uyursam her şeyi unutacağım. Yoksa nasıl dinecek içimdeki ağrı, bilmiyorum. Bana sadece uyku verin. Ne bir konuşma ne bir yüz ne de bir ses istiyorum artık. Sanki konuşan her şey artık bir yalana dönüşüyor karşımda. Buna ayna da dahildir. Aynadaki yüzüm de artık bana yalan söylüyor. "Nasılsın?" dediğimde bana verdiği cevaplara inanmıyorum ve onlara karşı koca bir hissizlik.

Bilmiyorum... Evet! Bilmiyorum ne yapmalıyım bu hayatımla. Belirsiz, umutsuz hayatımla ne yapacağımı bilmiyorum. 

Hiçbir bağ istemiyorum. Hiçbir duygu. Hiçbir his. Tükendim. 

Bunu kaç kez söylüyorum kendime: "Neden hala devam ediyorsun?" 

Belki sıkıcı, bunaltıcı bir sorumluluk yüzünden, belki sadece tamamen uyuyacağım o son anın gelmesini bekliyorum.

Hiçbir şey bana tat vermiyor. Hiçbir şey bana dürüst ve samimi gelmiyor. 

Sanki küçücük hesaplarla dönen bu dünyada ben yanlış bir hesabın kurbanıyım. Ancak ne kurban ne de suçlu olmak istiyorum artık ve her şeyi reddediyorum. Her şeyi... Şimdi ne hayattan ne de ölümden yana bir yerdeyim. Bulunduğum yer gitmekle gitmemek arasında sıkışıp duran ruhumun arafı. O yüzden hep bir belirsizlik taşıyorum.

Şimdi öyle saatlerce uyumak istiyorum sadece. Saatlerce uyumak. 

Hiç uyanmamak...

Benim hayatımdan geçen, yüreğimde kırgınlıklar, hayal kırıklığı bırakan tüm herkesi ve her şeyi artık samimi ve dürüst gelmeyen tükenmiş bir umutla unutup onlarla uyumsuz olduğum hayatlarından uzaklaşıp sonra da her şeyi öylece dağınık bırakıp uyumak istiyorum. Uyumak...

"Hayatını yaşa." cümlelerini de içimdeki koca boşluğun içine atıp uyumak...

Hatalarım ve pişmanlıklarımdan özür dilerim. Bir kez olsun gerçekten kırılmadan hissetmek istemiştim hayatı.

Hissetmek isterken hissiz kaldım.

Kulağıma küpe olsun diye söylüyorum bu sözü: "Sonya, bir daha asla hiçbir şeye kalbinle sakın bulaşma ve uyu artık...

Sizi affettim tüm hayalkırıklıklarım ama kendimi affedemiyorum bu kadar inandığım ve yanıldığım için.

Şimdi uyumak istiyorum..."

1.24