Böylesi daha mı iyi yoksa başka türlüsünü mü unuttum bilmiyorum ama... Her şey biraz uzaktanlaştı.


Mesela bazı insanlar var, hala seviyorum onları, hala değer veriyorum fakat artık iletişim kuracağımı sanmıyorum. Biliyorum çünkü manasız olacak konuşmalar, ne tat alacağım, ne karşılıklı sohbet ediyor gibi hissedeceğim; beni incitmeye yahut sinirlendirmeye bugün değilse yarın müsaitler, seslerini duymak istemiyorum ama bu onlara kızgın yahut küs olduğum için değil,.. İyi insanlar onlar, ölmesini dilediklerim gibi falan asla değiller, gerçekten bana kötülükleri dokunmadı hiç... Anla işte okuyucu, bazen uzaktan sevmek daha iyidir bilirsin; ben de seviyorum ama uzaklaştım artık. Savrulup gidiyorum.


Kalın bir camın ardından seyrediyorum hayatı ve her şeyi, nitekim eskisi gibi germiyor bu beni; yine biliyorum camın ardına sesimin ilişmeyeceğini ama büyük bir farkla: Zaten konuşmak istemiyorum artık, hatta bir gün o cam orda olmasa fark etmem bile, ne dokunuyorum, ne ardına özeniyorum çünkü.


Çok insan sildim ben, hatta bu gece aklıma liseyle ilgili komik bir şey geldi ve birine anlatmalıyım diye düşündüm... Düşündüm... Sonra fark ettim ki liseden görüştüğüm kimse yok. Bu acı falan değil, sadece komik, o kadar komik ki ne anlatacağımı bile unuttum zaten.

Bu defaysa silmek değil bu, bir rafa kaldırmak, onun o rafta olduğu bilgisinin kalbe hüzün vermemesi ama yine de o rafa bakamamak işte. 


Ezcümle: Hayatla uzak mesafe ilişkim var.