Aklına kazıdığı birkaç hatıraya köpeklik edip

Hayal ettiği kemiği bulmaya çalışan o yabancıyım artık

Sahipsiz aldanmanın

Sahipsiz yola çıkmanın ve tasmasızlığın yarattığı

Garip bir dönencede özgürlüğü tanıyan

Başka köpeklerin yanında en azından

Bunu tanıyan

Ayyuka çıkmış suç haberlerinin atladığı

Karanlık dönemeçlerin bağrında

Sabahı yalvaran seslerin

Sabahı yalvaran gözlerin ortasında

Gecenin devamını dileyen bir vahşet ulağı

Evet böyle desinler

Bir anda kararan yüzlerin en beter

En dalgın seyreden gelişinde

Ellerini açar yalvaran

Ellerini sıkar yardım gelmeyen

Ben işte bir yumruğun nereden daha vurgun

Nereden daha acı hissedildiğini bilirim

Sessizlikle gövdeyi parçalayan o ateşin

Neden saçılıp çıkmaması gerektiğini de

Yani sen otur ve sorgulan önce

Bir deliliği sonraya sakla vahşet ulağı

Dilin kemiğini tanrıların köpekleri yediler

O günden beridir ne şiir yazıldı aslında

Ne de söz söylediler

Karaladık

Lafladık

Hepsi bu

Ama bir gün kan silinince topraktan

Hangi çiçeğin açmadığını görüp

Onun adına yazacağız onur marşlarını

Bu bel kemikten önce varsa eğer

Ölgün etime saplasınlar dünyalıklar adına

Sivri uçlarını yaksınlar birkaç akbaba doluşup üflesin

Dünya kül olup aksın oradan

Kirli bir havluya sarılmış bebeğin

Görmeyelim

Nasıl sindiğini korkuya

Bir tüy de zariftir vahşet ulağı

Bir kılıç da

Bir küfür de anlatır aşkı

Bir bakış da


Ben insan sevmem yani aklıma geldikçe

Gülerim bir kuşun kafesini açtıkça

Göğsümdeki yankıyı bir bir bileyip

Ruhuma saplarım kalbim durdukça

Bu serenat ise bir ölüm yadigarıdır

Artık unutmam


Sonuna geldik vahşet ulağı

Geri dur göklere bak ne büyük gecedir

Yıldızları say tek tek

Fakat önce büyü

Önce beşe kadar say tek tek

Gözlerini kapat yarım uykuya dal tekrarla

Bir tüy de zariftir yalnızca bakarsan

Bir kılıç da zariftir dokununcaya dek.