Liladan bozma evim var benim.

Alacaklı olmanın mahcubiyetiyle,

Düzmece piyangoların altıncı sesiyim.

Liladan bozma evim, ben ve birkaç defter.

Nerede koyduysam başımı yastığa,

Nerede döktüysem alnımdan süzerek terimi,

Ben ikiyüzlü bir inancın dış cephesiyim.

Öyle aşağılık, öyle iğrenç, öyle pasaklı ki gözlerim.

Baktıkça oyuyorum inanç kapısını.

Baktıkça küfleniyor duaya uzanan ellerim.

Sardunyalarım kuruyor.

Liladan bozma evim var benim.

Korkudan tıslayan bir yılan gibi başım yerinde değil.

Yerinde değil efsunlu tinciliğim.

Baktıkça keskinleşmiyor suretin, aksine

Tam aksine, silinmekle meşhur bir iltihabın son sökülüşü gibisin ciğerimde.

Noktalı virgül gibi.

Halledemezdik ve ikna edilmezdi sisli mazeretin.

Ne zamandır oturan filler ayaklandı,

Şişme bebeklerin dünyasında, yadsınamaz bir pragmatisliğin silsilesiyim.

Tüm idler adına sesleniyorum.

Ben ikiyüzlü bir serseriysem, inkar edemem bu kaltaklığı ruhuma.

Ben ikiyüzlü bir serseriysem,

Yak bir sigara.

Yüzümdeki benlere dokunarak tek tek,

Benim liladan bozma evimde,

İpe sererek geviş getiriyorum gençliğimi.

İkna olman umrumda değil,

Yak bir sigara.

Gece boyu sevişelim.

Yak sigaranı, bu son olabilir.