Kara bulutlar süslemiş saçlarını
Elim pençe, buz, yıldız gibi
Mesela, mezarlıktaki çam ağacına konmuş,
Güvercin gibi.
Yalnız mezarlıkta mıdır ağaç?
Bir çıtırtı, çıplak toprak ve bembeyaz.
Mesela, lastik kunduramı ıslatan su gibi.
Lastik ayakkabım çamurlanmış,
Yıldız gibi.
Işıklar sönmüş, ışıklar yok. Karanlık,
Yemini gözleyen balık kadar hırçın
Ve suyu süpüren güneşsin.
Yalnız melek misin?
Gözlerin keman teli kadar ince,
Ve yağmur sitelemiş, gözlerini
Ayakların avucumun içi kadar,
Çürümeye yüz tutmuş, kunduran.
Dün diktiğim elma kadar telaşlıyım
Çıkmazsa?
Küstün mü bana?
Suyunu mu emdi acaba.
Toprak kızıl ve kara,
Kar tanelerin gelinliğin.
Vurun beni!
Görmesin gözlerim bu fırtınayı
Vurun.