kafamın içi boş, içim sızılarla dolu

hayatım denen bu loş odada sıdkımı sıyırıyorum

bir ilah arıyorum, son versin bu manasızlık kargaşasına

bir silah olabilir bu, şakaklarımdan öpebilir ansızın

hatta bir silah olmalı bu, şakaklarımdan öpmeli ansızın


düşünmek kederimdir

düşmek ister miydim bu hayasızlık kuyusuna

sorulsa yanından bile geçmezdim inan başımı ağrıtıyor bu bahis,

her gece kemiklerimi kemiriyor

ve ben bir sanrı arıyorum her gece

bir ilah

bir silah mı olmalı bu, şakaklarımdan mı öpmeli ansızın

bilemiyorum...


yalnızlık kanserimdir

yalnızlık,

uykularımı bölük pörçük eden yok olmadık hastalığımdır

her uyanışta bir ilah arıyorum kendime tekrar uyutması için beni

unutturması için hastalığımı,

öpmesi için şakaklarımdan


hastalığın yirmi üçüncü evresi

gittikçe hınçlanan bir devridaim mevzubahis

bu başarısız şiirlerime sebep, bir can söküntüsü

aslında bir can sakıntısıdır ölememek

ve ben on binlerce sakıntıya sahibim aslında

bu yüzden değişir sürekli fikirlerim

mesela artık bir silah öpmemeli artık şakaklarımdan

solumak bu dünyanın zehrini akciğerim kararana kadar

son kararım

bir ilah aramalıyım yalnızca

bir ilah ki gözleri gözlerime değmeli