Yeryüzü şahitliğe gelince maiyet

Bundandır bilirim

20 yılı aşkın geride duran eller

Fevri bir yoldan uzanır

Çiğnediği kadim tabuları görünce birer birer

Yolun haşmeti yücedir, gözünde yıkım

Aşındırmadığı yazısından gelir

Tutar bedeninde her gece urgan eşiğinde

                                                           Ölüm


Yeryüzü şahitliğe gelince fütursuz

Bundandır bilirim                                                            

Kaybın ardında yatan defterdir, muallak

İmha edense bu cüzi devir

Kaçamak sancılardan gelir, kaburgasında mühre

Tazeler mi adına büründüğü ademiyeti 

Binbir manadan gelir

Tutar bedeninde her gece sanrı eşiğinde

                                                         Aldanmak


Yeryüzü şahitliğe gelince münhat

Bundandır bilirim

Gerçek sandığının içinde tutup baş aşağı kendini

Riyakâr zamandan geçer 

Tüm kabri serilmiştir yere

İnce bir tebessüm ister, latif kelimeden

Seçip çektiği durağan hilekarlığı

Tutar bedeninde her gece firar eşiğinde

                                                        Yalnızlık