Günaydın gökyüzü
Ferfecir devrederken ferini yeni bir şemse
karanlığımı gömüyorum bu şehre
ben karmakarışık bir düzenin içinde
baş başayım kendimle
kuruyan dudaklarım
bunu kanıtlar nitelikte
yavaşlar kalp atışlarım
ağırlaşır göz kapaklarım
bedenim uyumak üzere
yaşam ölümün kardeşi
ölüyorum belki de aldığım her nefeste
Günaydın akşam güneşi
benim üstümde bir tembellik var
başımı nereye çevirsem ağrır şimdi
beynim desen acıya meyilli
zaman desen aceleci
dilim bir keşiş örümceği sanki
sustukça içine akıtır tüm zehri...
Ben devrik bir şiirin tam ortasındayım şimdi.
Toparlamak biraz zor, devrilmem an meselesi...
YIL 21 AĞUSTOS 9
Bej rengi bir papatya
yürüyor usulca , parmaklarının ucunda
ben korkuyorum yüksekten , sıkışıyor kalbim
onun o ürkek gözleri bu dünyadan değil sanki
tahmin edebiliyorum başıma gelebilecekleri
o başıma gelen en güzel şey sanki
yürüyorum onunla mavi bir gökyüzünde
gülüyorum ilk defa neşeli çocuklar gibi ..
YIL 22 EKİM 4
İyi geceler
Ağustos güzeli
Yokluğun kalp krizi
Varlığın yaşama sevinci
Benim güzel kızım
Gülüşün sarhoşluk sebebi
Yazdıklarım bunun yan etkisi
Ağustos güzeli
Benim güzel kızım
Yokluğunun öteki adi irtihal
Gülüşün yaşama sebebim
Varlığın kalbime armağan
Yazdıklarım sustuklarıma tercüman ..
Bilmeni isterim ki
Sen yokken iyi bir adam değilim
kendimle baş başa bırakma beni
varlığınla mutluyum ben
hayalinle uyuyorum geceleri
seni gördüğüm o akşamdan beri
kalbim senin evin , nar çiçeği
ben tüm varlığımla hep yanındayım
sen hiçbir zaman yalnız değilsin
uyu benim güzel bebeğim
rüyalarda bile benimlesin
Meriç Koç
2022-10-20T23:00:27+03:00Şiirinizin ritmi beni tatmin etti, beğenerek okudum. :)