hiçbir şeye karşı hevesim

hiçbir şeye karşı tahammülüm kalmamışçasına

yorgunum...


bir babanın anlattığı espriye zorla tebessüm edercesine

bir çocuğun heyecanla anlattığı anısını dinlemeye tahammülüm

kalmamışçasına

bir şarkıyı üst üste kırk kez dinleyip bir daha açmamak üzere kapatırcasına

tahammülsüzüm


bir kitabın kapağını kaldırıp okuyamayıp tekrar kapatırcasına

bir sokağı keşfedecekken dönüp yine kendi bildiğim sokaktan yoluma gidercesine

bir uçurtmanın ucundan tutup

bir salıncağa oturup

tam çocuk olacakken yeniden büyük olmak zorunda olduğum bu düzene

ayak uydururcasına

hevessizim


bir insanı yolda görüp selam verecekken

bencilliği aklıma gelir

kibri, böbürlenişi insan soyunun

tekrar vazgeçercesine

bir dostu aramaya tam elim gidecekken

yüzüme gülüp arkamdan vurması aklıma gelir, tekrar vazgeçercesine ve

bir insanı tam yüreğime koyacakken o yüreği kaldıramayışı aklıma gelir

ve tekrar vazgeçercesine

kırgınım


yorgunum... ve hevessiz...