alacaklı geçmiş

"Yaşamın eczası kaçmak değil, anladım." cümlesi, şu an şairini hatırlamadığım o şiirle karşılaştığım andan beri zihnimde yankılanıyor.
Çünkü çok derinlere haykırmıştı alacaklı geçmişim ve "bağırarak" şöyle fısıldamıştı Sena'ya: Sürekli yapmadıklarının nefretini kusarken kendine ve tokatlar atarken kendiliğine, harekete geçmediğinin; herhangi bir aksiyon almadığının farkında mısın? DAHA NE KADAR KAÇACAKSIN KENDİNDEN VE 'kendi' İSTEDİKLERİNDEN? BENİM SENDEN ALACAĞIM VAR. benim senden alacağım var. Bunca vakit şikayet ettiklerine dön bir bak, değişen tek şey yaşın oldu.

AMA ŞUNU UNUTMA, DEĞİŞEN "TEK" ŞEY İFADESİ TEKLİKTE BİRLİĞİ DEĞİL, BÜTÜNLÜĞÜ BARINDIRIYOR. YANİ SEN SADECE YAŞIMIN SAYISI DEĞİŞTİ DİYE KENDİNİ KANDIRIRKEN ASLINDA GELEN HER YAŞ, SANA "DURAĞAN HAREKETLER" HEDİYE EDİYOR. SEN BUNLARI AKSİYONA DÖKMESEN DE DEĞİŞİMİN BİR PARÇASISIN.
HER SENE "AYNI CÜMLELERLE KENDİNİ KENDİNE ŞİKAYET EDEN" şeyma nur'DAN ASLINDA HER SENE AYNI CÜMLELERİ FARKLI ŞEKİLDE HAYKIRAN SENA'YA DÖNÜŞTÜĞÜNÜ FARK ET. VE KENDİNİ SEV. BU, SANA SAÇINA DÜŞEN O AK SAÇ TELİNİN BEMBEYAZ BİR HEDİYESİ YENİ YAŞINDA. 30'LAR İLE 20'LERİ KIYASLAYANLARI ŞİMDİDEN ANLADIĞIM İÇİN; HAYIR HAYIR, İDRAK ETTİĞİM İÇİN SANA TEŞEKKÜR EDİYORUM SENA, HOŞGELDİN 28'İNE. AMA GEÇ GELMEDİN, EMİN OL. BEN SENİ BURADA BEKLİYORDUM VE ASLINDA SENİNLE BERABER BEKLİYORDUM BERABER GELDİĞİMİZ O YOLLARDA.