Boş işler masalı

Vaktiyle Osmanlıda çok ünlü bir adam varmış. Hatta öyle ki bu adamın ünü padişahınkini bile geçmiş. Padişah bir gün yardımcılarına demiş ki:
- Getirin bakalım şu adamı da bu kadar ünlü olmasındaki keramet neymiş bir öğrenelim.
Adamı padişahın huzuruna getirmişler. Padişah:
- Söyle bakalım seni bu kadar meşhur eden maharetin nedir?
Adam cevap vermiş:
- padişahım, ben, yirmi tane iğneyi arka arkaya dizdikten sonra, elimdeki ipi bir attım mı bu iğnelerin deliğinden bir kerede geçiririm.
Padişah maharetini göstermesini buyurmuş. Adam, yirmi tane iğneyi dizmiş, almış eline ipliği, belli bir uzaklıktan fırlattığı gibi tüm iğne deliklerinden bir kerede geçirmiş ipi. Huzurda bulunanların hepsi şok tabii. Padişah gayet soğuk kanlı bir şekilde:
- aferin sana.
demiş ve hazineci başına emir vermiş;
- bu adama, on kese altın verin.
sonra da askerlerine dönmüş;
- bu adama yirmi değnek vurun da aklı başına gelsin.
Adam şaşırmış,
- padişahım yapmayın etmeyin, hediyeyi anladık da, sopa ne iş?
Ve padişah şu özlü sözleri buyurmuş:
- Kabul ediyorum ki hünerin acayip bir hüner. Buradaki hiç kimsenin böyle bir şey yapması mümkün değil. Sen böyle bir şeyi yapabilmek için Allah bilir kaç sene boyunca uğraştın, didindin. Bu uğraşının bir karşılığı olmalı elbet fakaaat… senin vaktin bu kadar değersiz mi be kardeşim? Bu çabayı, uğraşı insanlara faydalı olacak daha güzel bir yetenek edinmek için gösteremedin mi? Tamam, hünerine on kese altın veriyorum fakat boşa geçirdiğin zamanlar için de yirmi sopa attırıyorum ki, aklın başına gelsin.

Bu hikayeden almamız gereken ibret şu; Osmanlı döneminde her türlü maharet ödüllendirilirdi fakat menfi ve umumi faydası olmayan her türlü uğraşın da cezalandırılması gerektiğine inanılırdı. 😂😅