Bunaltıcı bir hava var. Rüzgar kararsız gibi esip esmeme arasında bir yerlerde. Eski bir mülteci kampı. Siyah ve kirli çatı, solmuş ve kirli duvarlar , güneş görmeyen karanlık odalar...
Sinan, İbrahim , Salih abi ve ben
Sinan bizden çok önce gelmiş bu kampa . Umutsuzluk sarmış etrafını ama gözlerinde umut var ve biraz da merak. Merak ediyor ne olacak nereye varacak bu hikayenin sonu
Salih abi oda benim gibi yeni gelmiş. Geride bıraktığı 2 çocuk ve kanser hastası bir eş bir kadın. Korkuyor biliyorum. Kaybetmekten korkuyor teslim olmaktan tukenmekten...
İbrahim . Batmanlı esmer kibar . Bakışları keskin ve gizemli. Sinanla çok önceden beridir burada. Onlar bu kampın abileri . Yol yordam biliyorlar yani. İbrahim çok gelmiyor odaya . Birşey yapıyor birşeyin peşinde ama ne bilmiyorum. Ağzında bir cümle vardı odaya geldiğinde.
Sinan karamsardı kamptan kaçmayı düşünüyordu.
Sinan çay mı içelim yoksa intihar mı edelim!
Bence çay içelim:) intihar şimdilik dursun....