Kuşumda gözlemlediğimdir. Mesela birkaç günlüğüne onu evde yalnız bıraktığımız oluyor, geldiğimizde depresif, yüzümüze bakmayan resmen bize küsen bir kuş buluyoruz. Gerçekten sahiplerine bağlanıyorlar.
Evcil hayvanım bugs ile kurduğum duygusal bir bağ olmadı hiç. En büyük özelliğimiz ikimizin de havuç görünce gözlerinin fal taşı gibi açılıyor olmasıydı. Ta ki babam onu köylük bir yerde ikamet eden arkadaşına verene kadar.
Cafer ile çok duygusal bir ilişkimiz var. Köpeklerde görmüştüm ama bir kedinin sahibini bu kadar özleyeceğini tahmin etmezdim. İşe gideceğimi anladığında kapıya doğru koşup beni tutmaya çalışması, işten gelir gelmez verdiğim mamaya bile ilgi göstermeyip boynuma atlaması... Evlat gibi.
idolum, babam, tanrım ve benim oğlum benim paşam Richard Parker ile kurduğum bağdır, aşağı yukarı 10 senelik dostluğumuzda bildiğim her şeyi borçlu olduğum ağır başlı dişsiz yaşlı kedimdir
Patisini boyaya batırıp kağıda bastım. İlk fırsatta dövmesini yaptıracağım. Umarım ondan önce ölürüm de o benim dövmemi yaptırır :) şaka bir yana, arkadaşım golden cinsi diye almış ve golden olmadığını 20 günlükken anlayınca sokağa atacağından bahsetmişti bana. Hemen gidip aldım elinden. Şimdi 9 yaşında. Onunla yaşlanmak şu hayattaki en büyük tesellim oldu. İyikilerin hepsi ona gelsin.