GÖZLERİNİN ÖTESİNDE
(0 yorum)Kırılan dallarında çiçek açmak istiyor insan en çok . En narin , en darbe aldığı noktalarında kutlamak istiyor bir bahar görünce . O ana dek hiç sarsılmamış duygularına kimsenin eli değsin istemiyor . Zar zor onardığı küçücük yuvasında ağırlamak istiyor yeni bir misafiri gelince ruhuna . Kendi yaşadığı soğuk ve karanlık gecelerin izleri , duvarlarında olan odaya alışıyor insan . Bir bahar gelecekse ziyarete , yeşilini , bu odanın uzunca zamandır beklemiş duvarlarına sararak gelsin istiyor . Biraz daha fark edilmek istiyor aslında . Üzerini telaşla sıvadığı bu çatlak duvarların ardında duran garip yaralara bir anlam verebilmesini istiyor baharının . Dallarına can verirken , ne dikenler battığını hissedebilsin istiyor . Çünkü , bir insanı en narin şekilde , hissettiği acılarından anlarsın . Yüreğinin en derin çukuru onların yuvasıdır . Bir şeyleri anlatmaktan çekinirken kaçındığı gözlerini yakalayabilmek için oraya uğramalısın . Ona sarılabilmenin en bariz yolu , kollarını bedenine sarmaktan ziyade , duygularını duygularına sarabilmendir . Bizler , değer verdiğimiz insanların duygusal boşluklarını dolduran , duygusal birer tamponuz . Onlar da bizim için öyleler . Ruhlarımızın yırtılmış gömleklerine atılmış narin birer dikiş onlar . Bizler de öyleyiz . Yarım kalan bir resmi tamamlayan , güzelliği , eksik kalan bölgenin anlamını kavramakla oluşan göz alıcı renkleriz . Birini severken ona bir avuç toprak , bir damla su ve umut ışığı olarak gidiyoruz evet . Ruhunun içerisinde , açmaya hevesli bir çiçek varsa çaremiz ona . Bizler sıfırdan bir tohum ekmiyoruz hiçbir kalbe . Bizler hayat vermeye çalışıyoruz solmuş dallara . Kimi zaman daha büyük güzler oluyoruz , kimi zaman dahası yaşanmamış izler . En kıyamadığımız dalları gövdesinden ayırıyoruz bazen , bazen ise hiç görülmemiş narin çiçekler açtırıyoruz yüreğinde . Anladıkça çoğalıyoruz duygu denizinde ve anlamadıkça eriyoruz bu kimyasal kumarların asidinde . Karmaşık gibi gözüküyoruz fakat isteklerimiz oldukça anlaşılır , anlaşılır kısmını idrak etmek oldukça karmaşık . Çünkü değer kavramını görmeye gelince aç , göstermeye gelince çekingen ruhlarımızın içine ettiği hatalardan ibaretiz . Sevildiği kabın şeklini alamayan iğrenç sıvılarız ve akacak bir yol arıyoruz bariz sıcacık bir yuvanın ardında . Görmüyor gözlerimiz , algılamaktan aciz hislerimiz ve kabullenmeyen kalplerimiz . Soğuk daha da artıyor böyle olunca . Yeni bir mevsim hep uzak sınırlarda . Duvarlar daha karanlık , tatlar daha bir acı . O çok basit sevgiler oldukça karmaşık .