Söz konusu bu yer benim için anneannemin bahçesi. Yaz akşamları dedemin bize hatırası çınar ağacının altında toplanılıp yapılan sohbetler çok güzel olurdu. Bize çoğu zaman o ağacın hışırtıları ve eğer üzüm kurutma zamanıysa sergi alanından gelen ritmik tüfek sesleri eşlik ederdi. Gecenin ilerleyen saatlerinde esinti üşütür, anneannemin ceketlerine sarınırdım. Bazen de sıkılır, sandalyenin tepesinde gözlerimi yıldızlara kenetleyip onlarla irtibat kurardım. Sivrisineklerin kollarımızda oluşturdukları sanatlarını da saymazsak gerçekten huzurun hayat bulduğu bir yer.
Al sancağın dalgalandığı her yer. Ne zaman huzur arasam hemen kendimi dalgalanan bayrağın yanında bulurum. Bir kez daha şükrederim. Oturduğumuz evin üç cephesi de kocaman dalgalanan bayraklara bakıyor. Anında müsait olan cepheye geçip bayrağı seyre dalarım.
İlk kez gittiğim kentler. https://bubisanat.com/posts/gecmisim-olmayan-sehirlerde
Yürüyüş yaptığım yol.