Sohbet edebilmenin imkansızlığı.
(5 yorum)Fazlaca muzdarip olduğum bir durum, dolayısıyla benim için önemli bir konu. Sizlere de sorayım: Sahiden sohbet edebiliyor musunuz? Adet üzere sırayla konuşmaktan veya mecburi bir gündem etrafında toplanmaktan bahsetmiyorum. Taraflardan birinin anlatma ihtiyacının giderilmesinden ya da salt merak uğruna gelişen soru cevaplardan da bahsetmiyorum. İki kişinin birbirini anladığı, dinlediği ve bunu yapmaktan da keyif aldığı bir paylaşımdan bahsediyorum. Sizde oluyor mu bu? Ruhunuz sohbete doyuyor mu?
Bence biz hayatın çoğunu sohbet etmeden geçiriyoruz ya :)) Yaptığımız şey çoğu zaman "laflamak" oluyor. Öylesine vakit geçirmek için konuşuyoruz çünkü bence insanlar ne kendi ilgilerinin farkında ne de karşıdakinin düşüncelerini merak ediyor. Ayrıca insanlar keder ve üzüntüden kaçınmak için daha çok eğlenme üzerine davranış gösteriyorlar. Çünkü herkesin kendince problemleri var ve bunlardan uzaklaşıp daha huzurlu ve güvenli bir alan arıyoruz sanırım. Dolayısıyla sizin dediğiniz türden paylaşımlar sürekli erteleniyor. Yine de bu sitede bahsettiğiniz tarzda sohbetler yapabileceğiniz insanlar var ama onlar da birbirleriyle tanışmak istiyorlar mı bilemiyorum :)
Gözlemlediğim ve yaşadıklarımdan hareketle şunu söylemek isterim ki: İnsanlar konuşmaya aç, dinlenilmeye aç. Yalnızca dinlemeye tok. Hal böyle olunca sohbet etmek imkansız hale geliyor. Sırasıyla söz almak sohbet değildir. Bunu anlamak gerek başta. Bu nedenle naçizane önerim çocukluktan itibaren iletişim derslerinin ciddiye alınıp, çocuklara kazandırılmasıdır. Bu, onların ileride konuşmayı ve dinlemeyi bilen, saygılı yetişkinler olmalarına katkıda bulunacaktır. Hali hazırda yetişkin olan bireylerin ise kendilerini tanıyıp, geliştirmeleri ve hayatlarını hem kendileri hem de etkileşimde oldukları diğer insanlar için kolaylaştırmalarını dilerim.
4 arkadaş bir araya gelmiştik sohbet edelim diye , sohbet ettik . Mutluyuz . Vampir köylü oynamayi öğreten arkadaşımi hiç unutmayacam 😒🤯
Çok nadir zamanlarda, çok nadir kişilerle yakalayabildiğim bir durum. Çağın getirilerini -ya da bizden götürdüklerini- kabullenip nadiren de olsa gerçekten sohbet edebildiğim zamanları saklayarak ve bir gün yine olacağını umarak yaşıyorum sanırım.
Muhabbetine kapılıp gittiğim birisini bulmuştum, fazla sevince kaybettim. O muhabbet öyle bir bağ kuruyor ki onunla senin ve seninle hayatın arasında, nereye baksan o muhabbetten izler görüyorsun, onu görüyorsun. Ve belki de hâlâ o hep varmış gibi onunla konuşuyorsun her şeyi.