Bütün gençlere ve çocuklara, sadece kitap almakta kullanabilecekleri bir bütçe tanımlardım.
tüm televizyon kanallarında aynı gün aynı saatte televizyona çıkıp ulusa sesleniş yapardım. (big brother is watching you!) "Buradan herkese sesleniyorum, herkes bir sakinleşsin. Siyaset falan filan düşmanlar dış güçler falan bi salın. En kötü 1 hafta bi sakince oturup sevdiğiniz insanlarla vakit geçirin. pikniğe gidin. gezin. eğlenin. sonra hayata başlayalım" derdim.
Ankara'yı yıkıp yerine çocuk parkı yapardım bozkırın ortasında dünyanın en büyük çocuk parkı.
ben cebime yüklü miktarda para koyarken, açlıktan, işsizlikten, sevgiden (!) ölen vatandaşlarımı görünce utanırdım ve ülkeden çekilirdim.