Canın acırken bile nefes almak zorunda kalmak ne acı değil mi? Hayatının bütün odalarına kan kusmuşsun ama sana pencere açıp nefes aldıran biri, bir olay, bir neşe yok hayatında. Ne acı değil mi? Sen burada kanatlarını açıp uçmaya çalışırken elinde testereyle, öldürmeye değil, kanatlarını kesmeye gelen bir Azrail var. Ne acı değil mi? Sen anahtarını ararken evini başına yıkan bir hayat var. Çok acı…
Söylesene bana, kimlere/neye sığınırsın böyle anlarda? Neyden kaçarsın, nereye kaçarsın? Ne iyi hissettiriyor seni? Kim nasıl hissettiriyor seni? Nedir sebebi bu kadar dipte olmanın? Sorularına cevap bulamamanın…
Öksürüğünle baş başa kaldığında, ciğerinden gelen kanı kalbinde hissettiğinde, ağzından sadece mikroplar çıktığında, doktorunu kim oynayacak? Kendini tütüne mi verirsin yoksa etil alkole mi? Kör olana kadar içer misin yoksa kanser olana kadar zehirli nefeslerle organlarını kirletir misin? Zaten…
Zaten yaşamakla organlarını kirletmiyor musun? 22 yaşındasın, hayatı bu kadar kirli ve karanlık görmenin sebebi ne sence?
Cahit Sıtkı Tarancı’ya göre yolun yarısı 35 yaş. 22 yaşındasın, yolunu tamamlamış gibi hissediyorsun. Önün arkan çıkmaz sokak. Gitme vaktin gelmiş gibi, ama bırakıp gidemiyorsun. Neden? Korkuyorsun. Korkun neden? Tam olarak neyden korkuyorsun? İnsanların seni özleyeceğini mi sanıyorsun? Kim özleyecek? Annen mi? Baban mı? Kandırma kendini, onların yaşı 3 haftadan fazla akmaz. Kandırma kendini. Kandırma!
Öksürüklerinle baş başasın. Ciğerin değil, kalbin acıyor. Çünkü öksürüklerin ciğerlerinden ağzına değil, kalbinden beynine geçiyor. Veremsin, yalnızca hava yoluyla yayılan ve bulaşıcılığı olmayan bir şey bu. Tedavi edilebilirliği veya aşısı yok. Veremsin, ama organlarında değil; beyninde ve kalbinde bir sorun var. Kalbin atıyor, kanın akıyor; kıpkırmızı belki, ama senin durumun çok farklı diğer herkesten.
Çünkü sen, hiç kimsesin.
Sen verem değilsin. Verem sadece bir metafor. Sen, beyninden ağır yaralı, kalbin cam parçasına çekiçle vurulmuş gibi paramparçasın. Bu yaraları antidepresan adı altındaki plasebo ilaçlarla iyileştiremezsin. Seni ne doktor, ne arkadaş, ne aile…kimse kurtaramaz.
Çünkü sen
Hiç kimsesin.