bugün bulutlarda bir ağrı var
gün usul usul soluyor
gökyüzü huzursuz, balkonlar bomboş
şekil ve şemail birbirine girmiş
sızdım bir kenarda zorlukla izled...
gözlerim Milas'ın sokakları
beyaz duvarların yükü ne mülhem
ısıtıp ısıtıp döküyorum yola
çakıl taşlarını elime alıp
vuruyorum başıboş sokakları
yüküm be...
bir başıma kalmış gibi
yürüdüm hep yolları
ardımda kesik başlar
yarım vücutlar
sanki yokmuşum gibi
yaşadım hayatı
her gece bir körlüğü
her sabah bir e...
ne dingin şarkılar söylerim şimdi ben
ne gülerim her sabah belli belirsiz
bilirsin yüreğim bir kuş gibidir
küstüm mü dünyaya göçmek isterim
ne bulurum se...
işte böyledir en hassas kalpler
bir umut der yine her gün uyanır
bakışında ketum arzulu düşler
hayata boylu boyunca uzanır
hesapsız sevmeli
doyasıya tahditsiz
sirayet etmeli
tüm aşklar sonsuza
bırakıp gitmemeli
son tren bizsiz
umarak çağlamalı
acıya acıya
ufukta beliren şu kızıl şafak
bin bir öyküye gebedir artık
ümidi besleyen süsenler
kim bilir belki solmayacaktır
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok