Seçimler, hayatının bu noktaya gelmesinin sebebi olan yollar. Aklındaki soru işaretlerinin cevaplarını aradığın ve kim ne der diye düşünerek, kalbinin sesini dinleyerek, arzularının peşinden giderek, herkes yapıyor diye veya herkesten farklı olmak için yaptığın seçimler.

Seçimlerinin karşılığı olan hadiseleri sana eksiksiz sunan bir sistem var ve her biri elbette ki birer ders. Yaşanılan hadiselere karşı takındığın davranışsa o dersi kolaylaştıcak ölçüt ve bu da bir seçim hâliyle. Dönüp bakarsan yaptığın seçimlere, ne sonuçlar doğurduğuna ve de en önemlisi neden seçtiğine. Seni aydınlık veya karanlık yola çıkaranın ne olduğunu göreceksin.

Amaçlar, nedenler, istekler, arzular, bağımlılıklar, şartlamışlıklar, kim ne derler, kalıplar, şekiller, etiketler bunlar ve bunun gibi birçoğu değiştiğinde veya ortadan kalktığında seçimler de sonuçlar da değişecek. Özgürleştikçe seçimlerin de özgürleşecek ve kendine bir o kadar yaklaşacaksın. Kendini bildikçe senin dışında işleyen her şeyi de bilmeye başlayacaksın. Böylece yolun aydınlanacak, seçimlerin de daha büyük bir şeye hizmet edecek, başına gelenleri kabullenecek, başına gelen olumsuz durumlardan olumlu durumları doğuracaksın.

Hayat sandığından daha acımasız evet ama hayatını acılara sevk eden hayat değil yaptığın seçimler. Hayat, sınırsız yol ayırımlarına sahip; hangi yoldan gideceğinin seçimi ise bunun karşılığını sana sunmakla yükümlü hayat denilen sistem, sandığından daha acımasız olan bu sistem, acımasız olduğundan daha fazla da rahmetkâr. E tabii doğru yolu seçtiysen. Bir de yol doğru diye kolay olacağını sanma, zordur. Amma her zorlukla beraber bir kolaylık vardır unutma.