Yattı çıktı yapacakmış

Bir gece nezaret

Çok önemli değilmiş

Evraklar hazır olursa

Gece bile salabilirlermiş

Evdeki hesap mı çarşıya uymaz

Yoksa esnaf mı yalancıdır

Buna cevap vermeyeyim

Cepte olmayan beş kuruş

Ve kıçında olmayan donla

Küf kokularıyla oynaşan sigara dumanı arasında

Bir hafta bile yüzyıl olarak geçermiş

 

Ben utanmıyorum

Utanılacak ne var göremiyorum

Kader kurbanı katile hırsıza değil

Haksız yere hürriyetini paragöze kaptırana denir

Saf yürekli insan evladı

İyilik peşinde harcadığı hayatıyla

Yem olur azılı kötülerin yuvasında


Zavallı yaşlı adam

Arkandan ağlayan kimsen yok ama

Aklımdasın, bilmeni isterim

Bu dünyadan göçen herkese bir matem tayin edilmeli

Ben sana kefilim

 

Her zaman derim

Yoktur bu hayatın iyisi kötüsü

Yanlışı doğrusu

Siyahı beyazı

Kendi koyduğumuz kurallar arasında

Oradan oraya düşe kalka alınan yollar

Ve yargılar vardır, sonu getirilmemiş

 

Bazen acırım ve burkulur içim

Duygularımı daha süslü sözcüklerle mi tarif edeyim?

Kalbime ayna olma görevini sadece üst tabaka kelimelere nail görmek de yakışmaz bana

Elbet yeterlidir en basiti de

Olabildiği kadar olsun

Yapabildiğini yapsın

İstemem ötesini de

-Belki bir gün ama şimdi değil-

 

Geçen gün rüyamda gördüm seni

Kanlar içinde ve bir başına

Elinde tuttuğun gül beyaz mıydı kırmızı mı?

Öğrenemeyeceğim asla

Sarılabildiğin tek ve son şey olmuş

Damarlarından akanla kendine yeni bir yüz bulmuş

Bu da ölümün bir ironisi değil midir?

Sonuçta o özgürlük dediğin

El değmemiş bir hayatın özetidir.

 

Şimdi bana kızgınsın ama

Dilerim bir gün kutsarsın beni affınla

Ömür dediğin ne üç gün ne üç yıl

Hepsi alınan bir nefes ve kapanan bir göz kapağı babında

İnsan hiç farkına varmıyormuş meğer geçen yılların

Kurtarma imkânı kalmayıncaya dek

Kıymetini anlamaya başladığı ana dek

Nasıl öğrendin diye sorma

Zor yoldan desem içim almaz

Senin gibi olanları uğratacağım haksızlık

Bir asır peşimi bırakmaz

 

Duygularımı dalga konusu yapmayacağım

Sana yazdığım mektupları da son bir kez okuyup

Bu gece yakacağım

Ruhunu ve anılarını serbest bıraktığım satırlarımı

Bavulların içine doldurup diğer mahkûmlara dağıtacağım

Çöp, neticesinde çöptür her zaman

Ben artık kimseye darılmayacağım.