Ah âşık, duygular duymuyor sesini, düş kalemin yakasından cümlelerin itibarı yok, aşkı şiirler anlatmıyor artık.  

Sus! 

Sabahı karşılıyor geceden kalma yazarlar. Bu ruhlar her gece aşkı azarlar. 


Kara bulutlarda beliriyor yüzün, gözyaşı mı saymalıyım bu yağmuru? Ne kadar da öfkelisin, yıldırmak için mi bu yıldırımlar? 

Teninde şehvetin kokusu var, bakışların derin bir kuyu, ne zaman kaptı insanlık ihanet denen bu huyu?


Toprağın koynunda savaşla sevişmektir artık aşk, her dokunuşu bir ölüm doğuran. 

Kusuyorum içimdeki puslu duyguları, duysun kalemin ucundan medet uman âşık. Bu yüzyılın ilkel bir kusurudur Aşk.