Ben yoruldum hayat;

Düşünmekten, hayal kurmaktan,

Fakat bir sonuç alamamaktan,

İçimdeki zehrin kanamasından,

Zamanın çabuk geçmesinden,

Düşünceler diyarında dolaşıp durmaktan,

Bıraktım artık,

Ne olursa olsun,

Zamanla iyileşir diye yaralarım,

Kanayarak da olsa;

Sabırla,


Hayattan bir cevap beklercesine

Yaşamak,

Yaşama dört elle sarılarak

Yolunu gözlemek

Sesini özlemek,

Kokusunu hissetmemek,

Babasız birine koysa da

Rahat değiliz be baba

Yatağımızda,

Sen orada kara toprak altında,

Biz burada yumuşacık yatakta;

Çok yoruyor bu hayat baba...

Sen oradasın, bir sesini duymak

Bile yeterdi inan...

Keşke hayallerimde yaşattığım gibi,

Gerçekten yaşasaydın...


Bir telefon açsak şimdi sana,

Özledik desek...

Gelir misin acaba!

Diye umutlanamamaktan yoruldum.

Sana bu kadar uzak olmaktan

Yorgun düştü yüreğim.

Bir yere sığdıramıyorum...

Senin o boyadığın duvarlar bile

Beni anlıyor...

Ama onlar da bir şey yapamıyor,

Sadece o soğukluğu, sessizliği

Ve kimsesizliği

Veriyorlar bana...


Her gece senin hayalinle yatıp,

Sabahı seni görememek...

Ve dahası

Seni hiç göremeyecek olmamız,

Yoruyor bu yüreğimi,

Ta dizlerime vuruyor ağrısı,

Sızlıyor ama çare bulamıyorum

Ki kendime...

Ona nasıl bulayım?

Sensizlik çok ama çok zor be babacığım...

Ne olur gelsen,

Yine terlese avuçlarının içi,

Sıkıca sarılsan bizlere,

Bırakmayacağım sizleri diyerek,

Senin yanına her geldiğimde,

Nedenini hiç bilmediğim

Bir ağrı çöküyor yüreğime,

Ve boğazımda bir düğüm takılı yine.

Niye bu kadar yakınken,

El oldun bize baba,

Oralar çok mu soğuk babacığım?

Sensizlikten de mi soğuk...