Nefretim bir adi şehir
Tam ortasında serseriyim,
Sersefil ve gerginim,
Hiçbir şey yok istediğim,
Bir yarim yok beklediğim.
Kızıl pususu kanlı nefretin,
Fikirlerim histerik,
Gözlerim bıçak gibi keskin,
Fikirsiz bir adisin,
Hayalden bir abide,
Şuursuz biri belki de.
Pis bir aşkın içinde
Bağırırsın geriye,
Tekrar dönerim belki,
Tekrar severim diye.
Bir sakız etmez gururun,
Ortasında ateşlerin, huzurlu,
Merhametsiz ellerin,
Açıp onları
Merhamet dilemek olur mu?
Merhaba ben diyarlar gezgini,
Sizler ise olmalı ya bir diyar,
Ya bir diyardan ötesi,
Gezip durdum,
Ateş içinde her yeri,
Yazmasam olur mu?
Tutsam içimde bu zehri?
Ben sıcak bir kışım,
Bir kıyamet alameti,
Kim bilir,
Belki gerçektir söyledikleri,
Gideriz ve dönmeyiz,
Zaten bu değil mi,
Ölümü dileyenin dilekleri?
Ben bir abideyim,
Koca bir sahildeyim,
Sahi ne olmalı insan
Diyebilmek için,
Sahiden ben gerçeğim?
Nefret içimde, adi bir şehir,
En göklere uzanan binasın sen,
Sevgi içimde, koca bir nehir,
Yüzmeyi ne bilirsin sen?
Diş bilediğim aşka,
Geçirdim sivri dişlerimi,
Pişmanlık duyan bir katil gibi,
Sorardım bir zamanlar,
Kendime ne yaptığımı,
Soğuk soğuk terlerdim,
Geçti, geçti!
Bir öfkeyim şimdi ben,
Ben neysem oyum,
Sen değilim mesela,
Ne bir adiyim ben,
Ne bir bela, insan başına,
Neler neler geliyor insanın aklına,
Neye yarar
Tek bir çiçek yoksa kara saksıda?