Kalbim artık aklımın ermediği yerdeydi

ve bir sükun tarihiydi gök kubbe

hiç olurdu matrak kelimeler 

arınmazdı ruhum 

bir şey vardı yaşamakta

giderek bitkin düştüm 

her şey niçin erişilmez uzaklıkta şimdi

neresi yahut nedir bunun cezbesi

bunca yıl hangi akılla düşündüm

bilsem bulurdum 

zihnimi yeni bir tarihte baştan icat etmeyi

gök yarılırdı, savrulurdu parçalarım

ve damarlarım akla gelirdi mahşeri havalarla

inat bir tefekkürdü hayatın her zerresi

hevesle bağdaşan bir histi hâl

genç olarak tükendi sanılanın aksine 

yalvartırdı bu sürgün yeri 

nedendir bilinmezdi bunca ısrar 

genç yaşımı bahane ederek beklemeliydi


Vaktiydi isyan bayraklarına üyeliğin 

kavganın tedirginliği sürüyordu yıllardır

sorguluyordu artık buklelerini inciteni 

hâl-i pür melalin bulunmuş gibiydi bir sebebi


Aşk teşvik edilirdi bu olan bitenler arasında 

ve bilgelik sevgiyle olacak şey değil artık 

antik esintiler taşımayacak tefekkürümüz

sanki bitecek gibi değildi bütün ömrümüz