Yürüyorum nedense ben hep yalın,

Yalın, yarım ve yalnız.

Bir elma olsam, en azından tam olurdum,

Bir ağacın kuru dalında,

Çürüyeceksem bile tam çürür,

Tam geberirdim.

Mesela bir elma olduğumu anlardı görenler,

Çürümüşte olsam,

Çürümüş bir elma olurdum akıllarda.

Yürüyorum nedense hep yalın,

Yalın, yarım, yalnız ve anlamsız.


Bir anlama sahip olsa gözlerim,

Gözlerimle konuşmayı özledim.

Üstelik, kesin bir anlamı yok sözlerin,

Yalnız, zamanla çürüyor gözlerin.


Gariptir. Yürüyorum hep.

İnsanlarda yarım ve yalnız.

Ancak kendini bilip,

Kendinden olanı anlamaz mı insan?

Keşke tüm insanlar elma olsaydı,

Karşı tarla ağaçlarını yakamazlardı,

Üstelik elmanın elmayı yemeye ne ihtiyacı var?

Hem anlardı elmalar elmaları,

Üstelik ne işi var doğup ölmekten başka,

Sallanmaktan başka, güneşlenmekten başka,

Kızıl elmaların başka ne işi var?

Gariptir. Aynı dalda iç içe insanlar,

Üstelik yapayalnız,

Yalın, yarım, yalnız ve anlamsız.