İki gündür tek satır yazamamıştı. Tüm gece içiyor, sabaha karşı sızıyor, kendine geldiğinde bilgisayarının başına geçiyor, karşısındaki boş ekrana saatlerce bakıyor, tek kelime yazamıyordu. Rüya ve gerçek arasına sıkışıp kalmıştı adeta. Bazen üst kattan gelen ayak seslerini duyuyor, aniden yerinden kalkıp üst kata koşuyor, odaların arasında gezip biri var mı diye kontrol ediyordu. Kimseyi bulamayıp yeniden aşağıya inip bilgisayarının başına oturduğunda yeniden duyuyordu ayak seslerini…

 

Bazen evin dışarıya açılan kapısının çarpıldığını duyuyor, sevgilisinin geldiğini sanıyor seslenince cevap alamıyordu. Kapısının önündeki o ayak izlerini gördüğünden beri sevgilisi de eve gelmemişti. Defalarca aramış, mesajlar bırakmış ama bir türlü haber alamıyordu kendisinden. Tek yaptığı daha çok içmek, daha çabuk sarhoş olmak ve sızıp kalmaktı.


İkinci günün gece yarısına doğru, zorlukla doğrulup kalktı sandalyesinden. Artık ne ayak seslerini ne de kapının çarpılmasını umursuyordu. Ayakta durmaya çalışırken ev etrafında dönüyordu sanki. O an tek istediği yatağına uzanmaktı. Yalpalaya yalpalaya zorlukla adım atarak çıktı üst kata. Yatağına bıraktı kendini. Gözlerini açık tutmaya çalıştı bir süre ama açık tutmaya çalıştıkça bütün oda ve eşyalar dönüp duruyordu. Dayanamadı kapattı. Bu defa kendi bedeninin dönmeye başladığını hissetti kendi etrafında.


Daha önce de bu kadar sarhoş olmuştu ama bu defa kalbi deli gibi çarpıyor bir türlü sakinleşemiyordu.Geniş yatağın bir tarafında uzanıp kendi etrafında dönmeyi bırakmaya çalışırken yanına birinin uzandığını hissetti. Arkasına dönemeyecek kadar sarhoştu bir elini yastığının altına sokup diğer elini yan tarafa uzatıp bir şey olmamış gibi yapmayı tercih etti. Yanına uzananın ona sokulduğunu hissetti. Soğuk bedeni titriyordu. Sırtındaki ürpertiye karşılık veremedi. Donmuş gibiydi. Sırtında hissettiği soğuk ten, bedenine sarılan zayıf kollar, korkmuştu aynı anda rahatlamıştı sanki. Küçük bir el göğsünün üzerindeydi, soğuk nefesini ensesinde hissetti… O an arkasını dönüp sarılmak istedi soğuk bedene. Bedenine sarılan zayıf kollara rağmen gözlerini açmadan dönecekken odasının kapısının açıldığını duydu. Odanın ışığının açılmasıyla aynı anda sevgilisiyle göz göze geldi. Kapının eşiğinde durmuş ona bakıyordu. 


Kanındaki tüm alkole rağmen o an ayıldığını hissetti. Aniden doğrulup yatakta arkasını dönüp yatağın diğer tarafını kontrol etti. Az önce ona sarılan, sokulan soğuk beden orada yoktu. Sanki altında olabilirmiş gibi üzerindeki çarşafı bütün gücüyle kaldırıp yere fırlattı, kimse yoktu. Sonra odanın kapısına baktı, hala kapalıydı. Sevgilisi de yoktu. Al kattan gelen ayak seslerini duydu. Yatağından çıkıp aşağı indi. Sarhoşluğundan eser kalmamıştı. Evin kapısı ardına kadar açıktı. Çıplak ayaklarla evden dışarı çıktı. Evin ön bahçesini aydınlatan lambalar yandı o an. Kimse yoktu. Bahçeye doğru birkaç adım atıp dizlerinin üzerine çöktü. Hareketsiz kalınca bir süre ışıklar söndü. Karanlık çökünce kadını gördü beyazlar içinde, ileride boş alanın bitip ağaçların başladığı yerde ayakta durmuş ona bakıyordu…