ıslak bir asfalt mıydı,

gecenin dördü müydü,

geçen her an mıydı hayat?

aşk mıydı, nefret miydi, neydi ki,

zalimin, zenginin oyuncağı mıydı hayat?


dışarıdan küçük görürdünüz beni belki,

fakat kamyonlar kadar ağırdı her bir zerrem

bin kere yük kaldırsa da görmezdi

kör müydü evren?


dışarıdan mutlu görürdünüz hani,

nelerin hayal kırıklığıyla boğuşurdu

neleri alttan alırdı çehrem

sessizce gecenin sessizliğinden

bin kere yakarsam da duymazdı

sağır mıydı bu düzen?


ya bu kargaşa,

ya bu nedir içime sinen?

her sustuğumda bağıran

her ağladığımda gülen hayattan

ucu bucağı olmayan sorulardan

bilinmezliğin belirsizliğinden

elbet yorulur ya insan



sensin hayat, sensin kargaşa, sensin evren…